Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Ali Bahar, CDS primlerinin 400 puanın altına inmesinin, ülkenin dış borçlanma maliyetlerinin düşmesi ve küresel finansal piyasalarda Türkiye’ye olan güvenin arttığına işaret ettiğini belirterek, “Bu durum, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik ilgisini artırabilir ve ülke ekonomisine hareketlilik getirebilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Ali Bahar yaptığı yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in açıklamalarının iş dünyası tarafından umut ve iyimserlikle karşılandığını belirtti.
Kurların bekledikleri ve olması gereken düzeylere hareketlendiğini söyleyen Bahar, “Peşinden vergi artışları açıklanmaya başlandı. Ancak biz bu adımların çok sık gerçekleştiğini ve birikimli etkilerinin ekonomide ani bir yavaşlama riski barındırdığını zaman zaman dile getirdik.” ifadelerini kullandı.
Yıl sonuna kadar yeni bir vergi artışının gündemde olmamasının, şirketlerin mali yüklerinin ağırlaşmayacağına dair bir işaret olarak değerlendirilebileceğini vurgulayan Bahar, şöyle devam etti:
“CDS primlerinin 400 puanın altına inmesi, ülkenin dış borçlanma maliyetlerinin düşmesi ve küresel finansal piyasalarda Türkiye’ye olan güvenin arttığına işaret eder. Bu durum, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelik ilgisini artırabilir ve ülke ekonomisine hareketlilik getirebilir.”
“Olumlu sinyaller, istikrarlı bir ekonomi politikasını işaret ediyor”
Bahar, finansmana erişimdeki zorluklara ilişkin çözüm adımlarının, iş dünyasının finansal destek ve kaynaklara daha kolay ulaşmasını ve ekonominin canlanmasına katkıda bulunabileceğini kaydetti.
Gerçekleşen olumlu sinyallerin, istikrarlı bir ekonomi politikasına işaret ettiğini, bu pozitif söylemlerin uygulamaya geçmesinin en büyük temennileri olduğunu belirten Bahar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Toplum olarak ve iş dünyamızın bu adımlara desteği, istikrar ve güven açısından da önemli. İş dünyası olarak ekonomi yönetiminin aldığı tedbirleri yakından izliyoruz. Bunların nedenlerini biliyoruz ve olumlu sonuçlar vermesini umuyoruz. Ancak kendilerinden beklentimiz, biraz daha yavaş bir geçişle bu süreci devam ettirmeleri. Özellikle hizmet sektörlerindeki mikro ve küçük ölçekli işletmelerin sürdürülebilirliği açısından bunu önemsiyoruz.”