Savunma Sanayi Başkanı Haluk Görgün, 2023 Yılı Değerlendirme ve 2024 Yılı Hedefler Basın Buluşması’nda basın mensupları ve medya temsilcileriyle bir araya geldi. Savunma Sanayi Başkanlığı Nuri Demirağ Konferans Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında, savunma sektöründe 2023 yılını değerlendiren Görgün, Savunma Sanayi Başkanlığı’nın 2024 yılı hedeflerini de paylaştı.
Hedefledikleri her şeyi, her alanda başarmanın mutluluğunu yaşadıkları bir yılı geride bıraktıklarını dile getiren Görgün, 2024 yılına da iyi bir başlangıç yapıp Savunma Sanayii İcra Komitesinde önemli kararlar aldıklarını dile getirdi.
Görgün, savunma sanayi sektörünün, 3500’ü aşkın firmasıyla Türkiye ekonomisine en yüksek katkıyı veren sektörlerden biri haline geldiğini belirterek, bu kapsamda yürütülen 850’yi aşkın sayıda proje ve diğer ilgili faaliyetlerin sonucunda gelinen noktada savunma ve havacılık sanayii ihracat rakamını 2023 yılında yüzde 27’lik artışla 5,5 milyar dolara ulaştığını açıkladı.
Görgün, İnsansız hava araçları başta olmak üzere, helikopterler, kara araçları, deniz araçları, silah ve mühimmatlar, füze sistemleri, elektronik sistemler ve radar sistemleri üreten firmaların 2023 yılında toplam değeri 10,240 milyar doları aşan sözleşmeler imzaladıklarını sözlerine ekledi.
Yerli ve millî ürünlerin, güvenlik güçlerinin yurt içi ve yurt dışındaki harekâtlarında başarıyla kullanıldığını dile getiren Görgün, dost ve müttefik ülkelerin envanterlerinde de yer aldığını aktararak, savunma sanayiinin son 10 yıl içinde farklı coğrafyalarda 185 ülkeye 230 çeşit ürün ihraç ettiğini söyledi.
Geçmişten alınan ilham ve kültür ile bugünün inovasyon ve kollektif gelişim kültürünün zeminini hazırladıklarını belirten Görgün, “İşte bu inovasyon kültürü ile günümüzde ülkemiz İHA ve SİHA teknolojisinde dünyanın önde gelen 3 ülkesinden birisidir. Elektronik harp alanında dünyada öncü olan ülkemiz, kendi savaş gemisini yapabilen 10 ülkeden biridir” diye konuştu.
Savunma sanayii başkanlığı olarak 2023 yılında platform üretiminden hava savunma sistemlerine; silah, mühimmat ve füze üretimlerinden elektronik harp ve radar sistemlerine, haberleşme ve bilgi teknolojilerinden motor sistemlerine, askeri ekipman ve teçhizat üretiminden ARGE ve eğitim faaliyetlerine kadar; her alanda hiçbir boşluk bırakmadan çalıştıklarını dile getiren Görgün, 2023 yılında yapılan faaliyetleri şu şekilde sıraladı: “Dünyanın ilk SİHA gemisi TCG ANADOLU’yu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığımıza teslim ettik. ANKA-3 Muharip İnsansız Uçağımız ilk uçuşunu gerçekleştirdi. İlk jet motorlu uçağımız olan HÜRJET ilk uçuşunu yaptı. Bayraktar TB3 SİHA ilk uçuşunu gerçekleştirdi. Yerli ve millî ilk helikopterimiz GÖKBEY, yerli motorumuz TS1400 ile ilk uçuşunu yaptı. Yeni Altay Tankları askeri testleri tamamlanmak üzere Kara Kuvvetleri Komutanlığımıza teslim ettik. Zırhlı Amfibi Hücum Aracımız ZAHA’nın Türk Silahlı Kuvvetlerimize ilk teslimatını yaptık. Hafif, orta ve ağır sınıf İKA projelerinin geliştirme faaliyetlerine devam edildi, teslimatlarına başlandı. BARKAN I ve BARKAN II güvenlik güçlerimizin kullanımına sunuldu. KAPGAN’ın 12,7 milimetre ağır makineli tüfekle ilk atış testleri başarıyla tamamlandı. Türk Silahlı Kuvvetleri entanverindeki kara araçlarına entegrasyonu için ilk seri üretim yerli ve millî motorumuz TUNA’nın ilk sevkiyatı yapıldı.”
“TCG DERYA’yı Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın hizmetine vereceğiz”
2024 yılı da geçmişte başlayan projelerin tamamlandığı, yeni sistemlerimizin güvenlik güçlerine teslim edildiği, ihtiyaçlara göre yeni projelere başlayacağımız bir yıl olacağını dikkati çeken Görgün, “Lojistik Destek Gemisi Projemizin 2. Gemisi Ütğm. Arif Ekmekçi’nin Nihai Kabulü’nü gerçekleştireceğiz. Denizde İkmal Muhabere Destek Gemimiz TCG DERYA’yı Deniz Kuvvetleri Komutanlığımızın hizmetine vereceğiz. MİLGEM 5. Gemi Tedariki Projesi kapsamında, İ Sınıfı Fırkateynlerin ilkini teslim edeceğiz. Preveze Sınıfı Denizaltıların Yarı Ömür Modernizayonu Projesi kapsamında TCG SAKARYA’nın testlerini tamamlayarak göreve başlamasını sağlayacağız. Yeni Tip Denizaltı Tedarik Projesi kapsamında; Projenin ilk denizaltısı PİRİREİS, Deniz Kuvvetleri Komutanlığımıza teslim edeceğiz, Projenin üçüncü denizaltısı olan MURATREİS’in havuza çekim faaliyetini gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı.
“KAAN‘ın ilk uçuşu yakın zamanda olacak”MARLIN, SANCAR, ULAQ, SALVO gibi insansız deniz sistemlerinin de kabullerinin gerçekleştirileceği bilgisini veren Görgün, şu şekilde devam etti:
“KAAN’ın ilk uçuşu inşallah yakın zamanda olacak. F-16 yapısal projemizin yine teslimatları yapılmaya başlanacak. GÖKBEY helikopterinin jandarmaya teslimi yapılacak. Genel maksat helikopterlerinin teslimi olacak. ASELSAN’ın ürettiği AESA burun radarının testleri devam edecek. Elektronik harp sistemlerimizde tasarımlar devam edecek. 2024, havadan ikmal kontrol uçaklarının milli imkanlarla geliştirilen elektronik destek sistemlerinin teslim edildiği yıl olacak. İnsansız hava araçları için geliştirdiğimiz kameraların seri üretimlerine başlanacak. Uluslararası muadilinden performansı daha iyi olan ASELFLIR-500’ü imal ettik. Bu şu anda kendi sınıfında var olan en iyi kamera. Bunun da seri üretimleri ve teslimatları gerçekleşecek. ASELPOD sistemlerinin teslimatları hızlanacak. Milli Data Link Projesi kapsamında geliştirdiğimiz sistemler uçaklarımıza entegre edilmeye başlanacak.”
“ALTAY tankında kullanılması hedeflenen yerli ve millî motorun fabrika kabul faaliyetini gerçekleştireceğiz” BOZDOĞAN ve GÖKDOĞAN füzelerinin kabul testleri için hazır olduğunu bildiren Görgün, “ATMACA Atışı ve SOM Atışı’nı KTJ3200 Yerli Motoru ile ilk kez icra edeceğiz. Turboşaft Motor Geliştirme Projesi (TS1400 Motoru) kapsamında Kompresör, Türbin, Yanma Odası Test Altyapı kurulumları tamamlanarak Kabulünü yapacağız. Hibrit Tahrik Sistemi’nin test platformu üzerinde Kabulünü gerçekleştireceğiz. ALTAY tankında kullanılması hedeflenen yerli ve millî motorun fabrika kabul faaliyetini gerçekleştireceğiz” bilgilerini aktardı. “Şu an yüzde 80 yerli, yüzde 20 yabancı ihtiyacımız var” Açıklamaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Görgün, savunma sanayisinde ihraç edilen ürünlerin yerlilik ve millilik oranlarına ilişkin bir soruya, “Yerlilik oranını, kabaca bütçesel olarak hesaplayıp sunuyoruz. Söylenilen ve ifade edilen oranlar doğru. Şu an yüzde 80 yerli, yüzde 20 yabancı ihtiyacımız var. Onlar da alt sistemler ve çeşitli platformlar. Uzun zamandır platform almıyoruz. Bir süre sonra platformları hiç konuşmayacağız” açıklamasında bulundu.
“KAAN’ın motoru için çok ayrı bir ekip, uzun zamandır çalışıyor”
Milli Muharip Uçak KAAN’ın motoru için yurt içinde özgün bir çalışma yürüttüklerini belirten Görgün, “Var olan tüm sistemlerimiz için motorlarımızı kendimiz üretiyoruz. TB3 tamamen yerli motorla uçuyor. KAAN’ın motoru için çok ayrı bir ekip, uzun zamandır çalışıyor. TR Motor bu işin bir parçası. Bizim planımız kendi ürettiğimiz motorun seri üretime yetişmesi” dedi.
“Var olan elektronik harp ve lazer yeteneklerimizle belli bir seviyeye ulaşmış durumdayız”
Katmanlı hava savunma sistemlerinin noktasal veya bölgesel koruma olarak değerlendirebileceğini söyleyen Görgün, “Tehdidi önceden belirleyip nasıl bir tehdit olduğunu kesinleştirebilmek oldukça önemli. Çünkü bazen öyle bir tehdit olur ki o tehditte karşı kullanacağınız karşı tedbir de o tehditle ve oluşturabileceği hasarla orantılı olmak zorunda. Biz, var olan elektronik harp ve lazer yeteneklerimizle yakın temas ve noktasal savunma açısından belli bir seviyeye ulaşmış durumdayız” dedi.
Bunların test edilmek üzere entegre edilmeye başlandığını dile getiren Görgün, yeni nesil uçaklar ve Milli Muharip Uçak KAAN için de bu radarı geliştirdiklerini söyledi. Ayrıca füze ikaz sistemlerini, hava ve hava mühimmatlarını da geliştirdiklerini belirten Görgün, “Uçağın veya platformun taşıyacağı, muharebe ortamında ihtiyaç duyacağı her sistemin bizim üstünlük sağlayacağımız şekildeki versiyonlarını geliştirmek üzere çalışıyoruz. AESA Radarı da bu ihtiyacı karşılayacak bir sistem” ifadelerini kullandı.